ÜNİTE 1 - DİL VE DİLBİLİM
|
İnsanlar arasındaki iletişimi kurmada kullanılan en temel araç dildir. Dil, insanları diğer canlılardan ayıran en temel özelliklerdendir. 3,000-6,000 arasında dil bulunmaktadır
Dil bilmek algılanan/duyulan iletinin içerdiği sesleri ayırt edebilme ve ayırt edilen seslerin bileşimlerinden hangilerinin anlamlı olduğunu, bu anlamın ne olduğunu anlayabilmek, söyleneni anlamlı birimlere ayırabilmek demektir.
Konuşucu için ise dil bilmek, dinleyiciler tarafından anlaşılabilen, kabul edilebilen bir ileti oluşturabilmek demektir. Dil bir kurallar dizgesidir. Bir dizge, o dizgeyi oluşturan birimlerden ve o birimlerin kurallı biçimde dizilişinden oluşur. Dil bilmek, o dilin birimlerini ve birimler ile ilgili kuralları bilmek demektir.
İnsanlar arasında iletişim yalnız konuşma dili ile olmaz. İşitme engelli kişiler ‘işaret dili' ile iletişim kurarlar. İşaret dilleri de, konuşulan diller gibi, doğal dillerdir;
Bir dilde bir kişinin kendisine söylenen iletiyi anlayabilmesi ve dinleyicilerin anlayacağı biçimde kendisini ifade etmesi nasıl bir bilgi gerektirmektedir? Bir dili oluşturan değişik nitelikte birimler vardır. Bir dilin dilbilgisi o dildeki birimleri ve bu birimlerin birleşim kurallarım içerir. dil bilmek o dilin sesbilimsel, biçimbirimsel, sözdizimsel, anlambilimsel birimlerini ve bunların birleşim kurallarını bilmektir. Bir dilin dilbilgisi dört ana bileşenden oluşur: sesbilim, biçimbilim, sözdizim, anlambilim. Sesbilim, o dilde bulunan ses birimlerinin niteliği, dağılımı ve birleşimlerini belirleyen kuralları içerir; biçimbilim sözcüklerin yapısı, en küçük anlam birimleri olan biçimbirimlerin özellikleri, dağılımı ve birleşimlerini belirleyen kuralları içerir; sözdizim tümce yapısını belirleyen birim ve bunların dağılımını ve birleşimlerini belirleyen kuralları içerir; anlambilim dilin anlam yapısını inceler.
Anadili konuşucuları, anadillerini oluşturan birim ve kuralları bilinçli olarak öğrenmez.
Anadili konuşucularının konuştukları dilin sesyapısı hakkında ses birimlerinin niteliği, seslerin sözcük yapısı içinde dizilişi ve dağılımı hakkında içselleştirilmiş bilgileri vardır ve bu bilgi onlara hangi sözcüklerin anadillerine ait olduğunu hangilerinin olmadığını belirlemelerini sağlar.
Diller birbirlerinden sesbirimlerinin sayısı bakımından büyük farklılıklar gösterirler. Her dilin anadili konuşucuları, bir ses biriminin kendi dillerine ait olup olmadığını bilirler.
İletişim, bir dilde çıkarılan sesler ve bu seslerin dilin ses yapısına uygun olarak dağılımı ve dizilişini belirleyen kurallara uygun olarak ardarda sıralanması ile kurulur. Ancak sesler tek başlarına anlamsızdır. İletişim ancak anlamlı bir ses dizesi ile mümkün olur, yani dillerde bazı ses sıralanmalarına anlam verilmiştir. Sözcükleri oluşturan sesler onların biçimi, bir kavramı temsil ederler. Sözcükler biçim-anlam birleşimleridir. Doğal dillerde sözcüklerin biçimleri ile anlamları/ göndergeleri arasındaki ilişki doğal değildir.
Bir dildeki sözcüklerin listesi o dilin sözlüğünü oluşturur. Anadili konuşucuları bu sözcüklerin hangi sözcük ulamına bağlı olduğunu, hangilerinin ad, eylem, niteleyici, ya da belirteç olduğunu, bu sözcüklerin tümce içinde nasıl kullanılmaları gerektiğini bilirler.
Dillerde rastlantısal ve uzlaşımsal olmayan sözcüler de bulunmaktadır; bunlar genelde yansıma sözcüklerdir ve rastlantısal sözcüklere göre sayıları daha azdır. bu sözcükler de uzlaşımsaldır, göndergeleri her dilde aynı seslerle ifade edilmez.
Kendi başlarına anlamsız ve dildeki en küçük birimler olan seslerin birleşmesi ile sözcükler, sözcükler bir araya gelerek öbekler, öbekler biraraya gelerek tümce oluştururlar. Sözcükler tek bir anlamlı birim olabileceği gibi birden fazla anlamlı birimden de oluşabilir. En küçük anlamlı birimlere biçimbirim denir. E-v-l-e-r seslerinden oluşan 'evler' sözcüğü iki ayrı anlamlı birim olan ev ve çoğul eki -ler biçimbirimlerinden oluşmuştur. İletişim kurmada sözcükler tek başlarına kullanılmaz. Birden fazla sözcük bir araya gelerek öbekler oluşturur ve öbekler birleşerek tümce oluşturur. Dili oluşturan yapısal birimleri ve bunların düzeylerini şöyle gösterebiliriz; tümce öbekler sözcükler sesler. Dilin en temel özelliklerinden biri, dillerde tümce sayısının sonsuz olmasıdır.
|
Anadili konuşucuları aynı zamanda hangi yapıların dilbilgisel olduğunu hangilerinin dilbilgisidışı olduğunu bilir. Anadili konuşucuları, konuştukları dilde bir yapının dilbilgisel olup olmadığına dair dilbilgisellik değerlendirmeleri yapabilirler. Türkçe konuşucuları, *Biz dilbilim çalışıyorum gibi bir tümcenin dilbilgisel olmadığını bilir; özne ile eylem üzerindeki kişi eki uyumlu değildir. Aynı şekilde, anadili Türkçe olan bir konuşucu Kitap ilginç bir okudum gibi bir tümce kurmaz çünkü burada sözcüklerin dizilişi Türkçenin kurallarına aykırıdır. Türkçede niteleyiciler, niteledikleri addan önce gelirler. Buna göre anadili Türkçe olan bir konuşucu yukarıda ifade edilmek istenen tümceyi İlginç bir kitap okudum olarak kurar.
Dillerin bir başka özelliği de, tümce uzunluğunda bir kısıtlama olmamasıdır; tümce yapısı özyineleyicidir. Tümcelerde içeyerleştirilmiş yantümcelerin sayısı sonsuzdur.
Anlambilim
Anadili konuşucuları, sözcüklerin ve tümcelerin ne anlama geldiğini anlarlar. Aynı biçimde, kendileri anadillerinin yapılarını, istedikleri anlam ve amaçta kullanabilirler.
Bir anadili konuşucunun içselleştirmiş olduğu bilgi onun dil yetisini oluşturur. Anadili konuşucusunun içselleştirmiş olduğu bilgi, onun şimdiye kadar hiç duymadığı bir tümceyi anlamasını ve şimdiye kadar hiç söylemediği bir tümceyi söylemesini mümkün kılar.
Ancak anadili konuşucuları dillerinin tüm yapılarını içselleştirmiş olmalarına karşın, bir iletişim ortamında dilbilgisel yapılar oluşturamadıkları anlar olur Ancak bu durumlar dil bilgimizin olmadığından kaynaklanmaz; sorunlar edimseldir
Dilbilgisiterimi günlük kullanımdan farklı üç tür dilbilgisi vardır:.
Dilbilimde dilbilgisi terimi bir anadili konuşurunun konuştuğu dilin yapısı hakkında içselleştirmiş olduğu bilgiyi ifade eder. Bu tür bilgiyi içeren dilbilgisine betimlemeli dilbilgisi denir. Betimlemeli dilbilgisi, anadili olarak konuşulan dil hakkında şu bilgileri içerir:
- Sözcük oluşturmak için o dilde bulunan seslerin birleştirilmesinde etkin olan ses kurallarını içeren sesbilim,
- Sözcüklerin içyapısını belirleyen kuralları içeren biçimbilim,
- Sözcüklerin birleşerek öbek oluşturmasını ve öbeklerin birleşerek tümce oluşturmalarında etkin olan kuralları içeren sözdizim ve
- Sözcüksel ve tümcesel düzeylerde anlamı belirleyen kuralları içeren anlambilim bileşenlerinin özellikleri.
Kuralcı dilbigisi dile kuralcı bir yaklaşım içeren dilbilgisidir. Dile ve dilbilgisi kurallarına değişik yaklaşımlar olmuştur.
Bir dili başka dil konuşurlarına öğretmek amacı ile yazılmış olan dilbilgileri olan öğretici dilbilgisi kitapları, öğretmeyi amaçlamaktadır.
Diller birbirlerinden çok farklı gibi dursalar da ortak birçok dil özelliği vardır. Bu özellikler dil evrenselleridir. Diller birbirlerinden kendi ses yapısı içinde bulundurdukları birimlerin sayısı ve niteliği bakımından ayrılır. Böylece bir dilbilgisinin iki tür kuralı içerdiğini görmekteyiz: a. Evrensel kurallar, b. Dile özgü kurallar.
Çocuklar anadillerinin özelliklerini herhangi bir eğitim görmeden içselleştirirler. Bu içselleştirme sürecine dil edinimi denir. Dil edinimi, tüm çocukların geçirdikleri bir süreçtir.
Dilbilim dilleri inceleyen bilim dalıdır. Bir bilim dalını diğer alanlardan ayıran özellik, o alanda yapılan çalışmaların bir yöntem çerçevesinde yürütülmesidir. Dilbilimin alanları ise şöyledir:
Dilbilim insan dili denilen olgunun her yönünü inceleyen bir bilim dalıdır. Betimlemeli dilbilimdillerin kendilerine özgü birim ve kurallarını ele alır. Her dilin sesbi- limsel, biçimbilimsel, sözdizimsel ve anlambilimsel özelliklerini betimler. Kuramsal dilbilim dillerde görülen özellikleri, bir kuram çerçevesinde açıklamayı amaçlar ve bu dile özgü nitelikleri dil evrenselleri çerçevesinde ele alır. bütün dillerdeki yapıların niteliğini belirleyen ilke ve değiştirgenler bulunmaktadır. Kuramsal dilbilim bu evrensel ilke ve değiştirgenlerin niteliğini belirlemeyi ve dillerde bazı tür yapı ve kuralların neden görülmediğini açıklamayı amaçlamaktadır. Metindilbilimbir metni oluşturan öğelerin ve metindeki dilsel düzenleri çözümlenmeyi amaçlamaktadır. metni oluşturan öğelerin yapısal ve işlevsel düzenleri, metin tür ve alt türleri, ve biçembilim ve sözbilim ilişkileri açısından inceler. Söylem çözümlemesi dil kullanımının incelenmesi işlemidir. Söylem çözümlemesinin başlıca ilgi alanları olarak konuşma çözümlemesi, değişik dilsel işlevlerin gerçekleşmesini araştırır,
Artzamanlı dilbilimdillerin tarih içinde geçirdikleri değişiklikleri ele alır ve bir dilin devreleri arasındaki yapısal değişiklikleri saptamaya, dillerin hangi dil ailesine ait olduğunu belirlemek ve o aileye bağlı tüm dillerin atası olan anadil’in yapısını belirlemeye çalışmaktadır. Bu yapıyı belirlemek için, o dil ailesine ait olan dillerin karılaştırmak incelemesini yapar. Toplumdilbilim dilin toplum içinde kullanımını inceler. Toplumdilbilim etmenlerin niteliğini ve dil kullanımı üzerine etkisini araştırır. Toplumdilbilim yöreler arasındaki dil farklılıklarının niteliğini saptamayı, bu farklılıkların dağılımını ve sınırlarını belirten dil atlası oluşturmayı amaçlar.
Çocukların dil edinim süreçleri ruhdilbilimcilertarafından araştırılmaktadır. ayrıca dil bozuklukları üzerine çalışmakta ve dil bozuklukları olan kimselerin dil özelliklerinin niteliğini araştırmaktadırlar.
İkinci dil edinim, ikincil din edinim sürecinin niteliğini saptamaya çalışır. İkinci dil edinimi ile anadili edinimi arasındaki benzerlik ve farkları belirlemeye çalışmaktadır.
Uygulamalı dilbilim, dil öğretiminde etkili olacak dil öğretim yöntemleri üzerinde durmakta ve ikinci dil öğreniminde ne gibi etmenlerin öğrenim sürecini etkilediğini araştırmaktadır.
Dil insanlara özgü, içgüdüsel bir olgudur. Bunun en önemli kanıtlarından biri de işitme engellilerin ses yerine el, yüz ve beden hareketleriyle oluşturdukları işaretler ile iletişim kurmalarıdır. İşaret dillerinin de kuralları vardır. Konuşulan diller gibi, işaret dilleri de yaratıcıdır. İşaret dillerinde de sonsuz sayıda tümce üretilir.
İşaret dilleri konuşulan dillerin işaretle ifade edilmesi anlamına gelmez, kendilerine özgü birim ve kuralları olan ve konuşulan dillerden bağımsız bir dizgedir.
Görülen yapısal değişiklikleri saptamak
- Çocukların dil edinim süreçleri
- Bir metni oluşturan öğelerin ve metindeki dilsel düzenlerin çözümlenmesi
- Bir metnin oluşturulmasını mümkün kılan esinlenmelerin incelenmesi
- İkinci dil edinimi ile anadili edinimi arasındaki benzerlik ve farkları belirlemek
- İşaret dilleri hakkında aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
- İşaret dilleri kurallı değildir.
- İşaret dillerinde her istenilen ifade edilemez.
- İşaret dillerinin dilbilgisi yoktur.
- İşaret dilleri konuşulan diller gibi kurallıdır.
- Dünyadaki tüm işitme engelliler aynı işaret dilini kullanırlar.